Siyah Kuğunun Kritik Aklı 3

🍇🍇Girit’teki dağlık yerler, veya Çanakkale. Dağın veya tepenin aşağısında bir işe koyuluyorsunuz aaa bir de bakıyorsunuzki tornavida yok, hadi bir koşu tepedeki eve gidip alıyorsunuz. Üstelik sıradan naylon bir ayakkabı veya terlikle… Burada https://youtu.be/ln-xZZGg_kA?si=K8QSurx1MmuLfbet     Girit’li Nikos Ksilouris ne kadar zayıf. Şef de öyle sanki artistik buz pateni yapan sporcular gibiler. Νικος Ξυλουρης και Σταυρος Ξαρχακος 

Nikos’u bağımsızlık mücadelesinde, Türklerden haber almak, getir götürü için de koştururlarmış:)

Salata yaparken bakıyorsunuz limon yok hadi bir koşu gidip alıyorsunuz. Bakkala gitmek, kapının önünü süpürmek, büyüklerle sofraya oturmak, bazen sabahın köründe kalkıp okul servisine binmek...  Üşenmek çağın hastalığı. Şimdi insanlar ikinci çayını doldurmaya üşeniyor. 

🍇🍇 Eşyanın yaşı insanla kıyaslarsak azaldı, eşya çocuk veya genç yaşlarında ölüyor. Tamir etme şansına sahip değiller. Eşyalar ağaçlara benziyordu; bizden önce varlardı, bizden sonra da yaşıyorlardı. Torunlara hatta çocuklara bile kalmayacak eşya dolu her yer şimdi. Daha az şeye sahip olunca daha çok bağ kuruluyor. İlk TV ve çamaşır makinaları evden gittiğinde arkasından göz yaşı dökenler olmuştur. Tok ahşaptan koltuk ve büfeleri insan atmaya kıyamıyor ki. Atsan yazık atmasan başka türlü eziyet. Sümerbank’tan alınan battaniyeyi çıkardım sandıktan iki-üç sene önce, öyle bir battaniye yok artık. 

🍇🍇Televizyonu yarım hatta çeyrek gün izleyip ağaçların üstünde ceviz toplayarak geçirirseniz elleriniz kınalı kınalı oluyor ve kitap okumaya bol bol zaman kalıyor. MEB klasiklerini ilkokul ve ortaokul zamanlarında okuyup bitirince şimdi tekrar okunabiliyorlar. Çocuk aklıyla okumak başka şimdi başka. Kalan zamanı bazen sadece düşünerek veya sıkılarak geçirmek güzel. 

Siyah kuğunun kritik aklı